Depo Yönetimi: Lojistik Depolama Maliyetleri Nasıl Düşürülür?
Depo yönetimi operasyonlarında maliyetlerin düşürülmesi hedefi günümüzde ekonomik süreçlerin bir sonucu olarak sürekli değişen rekabet koşullarının ürünlerin yaşam koşul sürelerini kısaltması, yeni teknoloji kullanımını artırması, Ar-Ge giderlerini artırması, tüketici gereksinimlerine en uygun özellikteki mal ve hizmetlerin düzenlenmesi gibi işlemler gereği, firmalar maliyetlerini düşürebilecekleri lojistik faaliyetlere yönelmiştir.
Firmalar gittikçe artan rekabet ortamında lojistik faaliyetlerini güçlü tutarak pazar paylarını ve karlarını daha rahat artırabilir. Ancak burada önemli olan konu düşük maliyetli girdi ile üretilen mal ve hizmeti rekabet edilebilir bir fiyatta, kalitede ve zamanda pazara sunarken, aynı zamanda en uygun maliyet düzeyini yakalayabilmektir.
Depolama alanında maliyeti uygun düzeyde tutabilmek de bu aşamaları güçlendiren faaliyetlerden biri. Depo yönetimi sırasında, ürün sevkiyatından malzeme tedarikine kadar birçok farklı faaliyetin sürekli olarak gerçekleştirilmesi aşamasında büyük ve önemli bir rol oynar.
Firmaların üretimde süreklilik sağlayabilmesini, pazara doğru zamanda ürün yetiştirebilmeyi ve rekabet gücünü artırabilmeyi sağlar. Bu yüzden depolama yönetimi, lojistik ve tedarik zincirinde maliyetli bir kalemdir.
Peki depolama maliyetlerinizi nasıl düşürebilirsiniz?
İhtiyaca Yönelik Depo
Depoların metrekare maliyetlerinin çok yüksek olduğu günümüzde ihtiyaca göre yapılmayan depo yönetimi hem çok ciddi operasyonel sıkıntılar yaratır hem de maliyeti artırır. Oluşan bu maliyet baskısı ise iş ortaklıklarında ya da iş geliştirme sürecinde büyük sorunlar doğurabilir. Bu yüzden firmalar kendi ihtiyacına uygun büyüklükte bir depo temin ederek maliyetini kontrol altında tutabilir.
Yatırımları Doğru Yönlendirmek
Çok büyük yatırımlar ile depo kurmak da maliyeti artıran bir davranıştır. Birçok firma depolarını kaynak, iş gücü ve zaman ayırarak kendisi işletmeye çalışarak, satış sürecine ayıracağı zaman ve paradan çalmış olur. Şirketler depoları kendileri kursa dahi, işletmeyi başka bir firmaya vererek brüt karlılığı artırabilir. Örneğin depolarda tutulan paletler göz önünde bulundurulduğunda, brüt karlılık bu aşamada nakliye operasyonuna göre çok daha fazladır. Eğer bu kurgu doğru bir şekilde ayarlanabilirse çok daha avantajlı olacaktır.
Öngörülü Olmak
Mal akış çizgisi olmayan firmaların para kaybetmesi de kuşkusuzdur. Eğer depo sahibi, yatırım sürecinin en başında hizmet sunacağı müşterisini belli ederse sektöre 1 -0 önde başlayabilir. Ama eğer belli değilse bu bir nevi kumara dönüşecektir ve götürüsü yüksek olacaktır. Bu durumda önceden ihtiyaçları öngörüp tüm tedarikçiler ile birlikte yola çıkmak maliyetleri de optimize etmeyi sağlar.
Doğru Lojistik Sağlayıcıyla Çalışmak
Lojistik sağlayıcılar sahip olduğu yeteneklere göre farklı kategorilere ayrılır. Sizin yapmanız gereken işinizin ihtiyaçları doğrultusunda en karlı ve olumlu adımları atabilecek lojistik sağlayıcıyla çalışmaktır. İşte tam bu noktada lojistik sağlayıcı piramitinde kullandığı teknoloji ve üstün operasyonel kabiliyeti olan 4PL (Dördüncü Parti Lojistik Sağlayıcı) ile çalışmaktır. İster E-ticaret yapıyor olun ister perakende yoluyla çalışıyor olun hiç fark etmez 4PL lojistik sağlayıcılar sahip oldukları teknolojik yeterlilik ve operasyon kabiliyetiyle size büyük avantaj sağlayacaktır.
Son Olarak;
Bugün depolama maliyetlerinizi azaltma noktasında ihtiyacınız olan stratejik planlama ve operasyonel lojistik kabiliyetini teknolojiyle birleştiren OPLOG fulfillment ile depolama maliyetlerinizi azaltma noktasında büyük avantajlar elde edebilirsiniz. Size bir telefon ya da e-posta kadar uzağız.